Ezan oldum dinmedim, bayrak oldum inmedim, şehit oldum ölmedim. Adım Müslüman soyadım Türk benim...
  • ULVİ HOCAM NURKUL HOCAM 3700 GÜN 10 YIL OLDU LÜTFEN GELİN SİZİ ÇOK ÖZLEDİK.. İlimyuvası Yönetim İletişim ilimyuvasi.com@gmail.com

"Mülk Suresi"

türkislam74

Uzman Onbaşı
Mülk Suresi Arapça Yazılışı ve Latince Okunuşu ve Türkce aciklamasi

642371142797086_1261416353.gif

67-004.gif

67-009.gif

67-015.gif

67-020.gif

67-026.gif

67-030.gif


Bismillâhirrahmânirrahîym

1- Tebârekelleziy biyedihilmülkü ve hüve alâ külli şey’in
kadiyr. 2- Elleziy halakalmevte velhayâte liyeblüveküm
eyyüküm ahsenü amelâ ve hüvel’aziyzülgafûr. 3- Elleziy
halaka seb’a semâvâtin tibâkaâ mâ terâ fiy halkırrah mâni
min tefâvüt ferci’ılbasara hel terâ min futûr. 4-
Sümmerci’ılbasara kerreteyni yenkalib ileykelbasaru hâsien
ve hüve hasiyr. 5- Ve lekad zeyyennes semâeddünyâ
bimesâbiyha ve ce’alnâhâ rücûmen lişşeyâtiyni ve a’detnâ
lehüm azâbessa’ıyr. 6- Ve lilleziyne keferû birabbihim azâbü
cehennem ve bi’selmasıyr. 7- Izâ ülkuû fiyhâ semi’û lehâ
şehiykan ve hiye tefûr. 8- Tekâdü temeyyezü minelgayz
küllemâ ülkıye fiyhâ fevcün se’elehüm hazenetühâ elem
ye’tiküm neziyr. 9- Kaâlû belâ kad câenâ neziyrün

fekezzebnâ ve kulnâ ma nezzelallahü min şey’ in entüm illâ
fiy dalâlin kebiyr. 10- Ve kaâlû lev künnâ nesma’u ev na’kılü
mâ künnâ fiy ashâbissa’ıyr. 11- Fa’terefû bizenbihim
fesuhkan liashâbissa’ıyr. 12- Innelleziyne yahşevne
rabbehüm bilgaybi lehüm mağfiretün ve ecrün kebiyr. 13- Ve
esirrû kavleküm evicherû bih innehü aliymün bizâtissudûr.
14- Elâ ya’lemü men halak ve hüvellatiyfülhabiyr. 15-
hüvelleziy ce’ale lekümül’arda zelûlen femşu fiy menâkibihâ
ve külû min rızkıh ve ileyhinnüşûr. 16- E’emintüm men
fiyssemâi en yahsife bikümül’arda feizâ hiye temûr. 17- Em
emintüm men fiyssemâi en yürsile aleyküm hâsıbâ
feseta’lemûne keyfe neziyr. 18- Ve lekad kezzebelleziyne
min kablihim fekeyfe kâne nekiyr. 19- Evelem yerev ilettayri
fevkahüm sâffâtin ve yakbıdn mâ yümsikühünne illerrahmân
innehü bikülli şey’in basıyr. 20- Emmen hâzelleziy hüve
cündün leküm yansuruküm min dûnirrahmân inilkaâfirûne illâ
fiy gurûr. 21- Emmen hâzelleziy yerzukuküm in emseke
rızkah bel leccû fiy utüvvin ve nüfûr. 22- Efemen yemşiy
mükibben alâ vechihî ahda emmen yemşiy seviyyen alâ
sırâtın müstekiym. 23- Kul hüvelleziy enşe’eküm ve ce’ale
lekümüssem’a vel’ebsâre vel’ef’ideh kaliylen mâ teşkürûn.
24- Kul hüvelleziy zere’eküm fiyl’ardı ve ileyhi tuhşerûn. 25-
Ve yekuûlûne metâ hâzelva’dü in küntüm sâdikıyn. 26- Kul
innemel’ılmü ındallahi ve inne mâ ene neziyrün mübiyn. 27-
Felemmâ re’evhü zülfeten siy’et vücûhülleziyne keferû ve
kıyle hâzelleziy küntüm bihî tedde’ûn. 28- Kul ere’eytüm in
ehlekeniyallahü ve men ma’ıye ev rahımenâ femen
yüciyrülkâfiriyne min azâbin eliym. 29- Kul hüverrahmânü
âmennâ bihî ve aleyhi tevekkelnâ feseta’lemûne men hüve
fiy dalâlin mübiyn. 30- Kul ere’eytüm in asbeha mâuküm
gavren femen ye’tiyküm bimâin ma’ıyn.


Bismillâhirrahmânirrahîym

1- Mülk elinde olan ne yüceler yücesidir. O, her şeye
kâdirdir. 2- O ki, sizin hanginizin ameli daha güzeldir diye
imtihan etmek için ölümü ve hayatı yaratmıştır. O, Azîzdir,
Ğafurdur. 3- O ki, birbiri ile ahenkar yedi kat semavat’ı
yaratmıştır. Rahmanın yarattıklarında hiçbir düzensizlik
göremezsin. Haydi çevir gözünü de bak, bir çatlak görebilir
misin? 4- Sonra gözünü tekrar tekrar çevir bak!.. o göz sana
hayret ve şaşkınlık içinde, yorgun ve hakir olarak dönecektir.
6- Rablerini inkâr edenler için cehennem azabı vardır. O, ne
kötü dönüş yeridir! 7- Oraya atıldıklarında o kaynarken,
onun solumasını işitirler… 8- Neredeyse cehennem
öfkesinden çatlayacak!.. İçine her defasında bir bölük
atıldıkça, cehennem bekçileri onlara: “Size uyarıcı (nezir)
gelmedi mi?” diye sorarlar. 9- Onlar da derler: Evet, bize
uyarıcı geldi ama biz onu yalanladık ve dedik: Allah hiçbir
şey indirmemiştir, siz çok büyük bir şaşkınlık içindesiniz
başka değil. 10- Bir de şöyle derler: Eğer ki biz işitir ve akıl
eder kimseler olsaydık bu alevli ateşe atılanların içinde
bulunmazdık! 11- Böylece günahlarını itiraf ettiler.
Rahmetten uzak olsun o cehennem halkı. 12- Gerçekten
Rablerinden haşyet duyanlara gelince… Onlar için mağfiret
ve büyük bir mükâfat vardır. 13- Sözünüzü ister gizli tutun,
ister onu açığa vurun. Muhakkak O, kalblerin (sadırların)
içindekini bilmektedir (Alîmdir). 14- Hiç yaratan bilmez olur
mu? O, Latif’tir, Habîr’dir. 15- Yeryüzünü (arza) size boyun
eğdiren O’dur. Şu halde onun omuzlarında yürüyün ve
Allah’ın rızkından yiyin.. Dönüş ancak O’nadır. 16- Sema’da
olanın sizi arz’a batırıvermeyeceğinden emin misiniz? O
zaman birden arz sarsıldıkça sarsılır, çalkalanır… 17- Yoksa
semada olanın, üzerinize taş yağdıran bir rüzgâr

göndermiyeceğinden emin misiniz? Benim uyarmam nasıl
olurmuş ilerde bileceksiniz! 18- And olsun, onlardan
öncekilerde yalanlamışdı… Beni yalanlamak nasıl olurmuş!?
19- Onlar görmediler mi? Üstlerinde kanatlarını açarak ve
kapatarak, saflar halinde, süzülerek uçan kuşları, onları
Rahman olandan başkası tutmuyor. Muhakkak O, her şeyi
gören (Basir)dir. 20- Rahman olana karşı size yardım edecek
askerleriniz hani kimlerdir? Şüphesiz kâfirler ancak derin bir
gaflet içinde bulunmaktadırlar. 21- Şayet O, size verdiği rızkı
kesiverse, size rızık verebilecek kimdir? Hayır, onlar
azgınlıkta ve nefretle direnip durmaktadırlar. 22- Şimdi
yüzüstü kapanarak yürüyen mi daha doğrudur? Yoksa sıratı
müstakim üzerinde düzgün yürüyen mi? 23- De ki: Sizi
yaratan O’dur. Size kulaklar, gözler ve kalpler veren O’dur.
Siz pek az şükrediyorsunuz. 24- De ki: O, sizi üretip arza
yayandır ve O’na toplanacaksınız. 25- “Eğer doğru
söylüyorsanız bu vaat ne zaman?” diyorlar. 26- De ki: O ilim
Allah’ın yanındadır. Ben sadece apaçık bir uyarıcıyım. 27-
Nihayet onu yaklaşmış gördükleri vakit kâfirlerin yüzleri
kötüleşdi… “İşte davet edip istediğiniz budur!” 28- De ki:
Gördünüz mü!?.. Eğer Allah beni ve benimle beraber olanları
helak ederse yahut bize rahmet etse, kâfirleri elem verici
azaptan kim kurtarır? 29- De ki : O, Rahmandır, biz O’na
iman etmiş ve sırf O’na güvenip dayanmışızdır. Yakında
kimin apaçık sapıklık içinde olduğunda bileceksiniz. 30- De
ki: Gördünüz mü? Şayet suyunuz yerin derinliğine çekilse,
kim bir akarsu getirir!?
 
Üst Alt