Çok eski bir web tarayıcısı kullanıyorsunuz. Bu veya diğer siteleri görüntülemekte sorunlar yaşayabilirsiniz.. Tarayıcınızı güncellemeli veya alternatif bir tarayıcı kullanmalısınız.
11. yüzyılda Kıpçakların Kafkasya’ya gelmelerinden sonra bir Kıpçak halkı olarak biçimlenen Karaçay-Balkarların Kıpçak dönemi öncesi durumları çok iyi bilinmiyor. Dillerindeki Bulgarca öğeler nedeniyle, Hun Devleti’nin yıkılışından sonra ortaya çıkan Kafkasya (Kuban) Bulgarlarının Kıpçaklaşmış torunları oldukları kabul ediliyor.
Kıpçak döneminden sonra Altın-Ordu, Kırım Hanlığı ve Osmanlı egemenliklerinde yaşamış olan Karaçay-Balkarlar, yüzyıllarca süren ilişkileri sonucu Gürcü, Oset, Alan, Çerkeş gibi Kafkas halklarının yoğun etkisi altındadırlar. Bugün bile kendilerini Alan olarak adlandırmaktadırlar. 18. yüzyılın ortalarına kadar bir tür Şamanizm inancına sahip olan Karaçay-Balkarlar, 18. yüzyılın sonunda müslüman oldular. Kafkasların en yüksek noktası olan Elbrus dağının doğu eteklerindeki Bashan, Çegem, Holam-Bızıngı ve Çerek vadilerinde yaşamaktadırlar.
1828’de Rus egemenliğine girmiş olan Karaçay-Balkarlar, 1922’de iki ayrı özerk bölge içinde yer aldılar. Karaçaylar, Çerkeslerle birleştirilerek Karaçay-Çerkes Özerk Bölgesi oluşturuldu. 1926’da da Karaçay Özerk Bölgesi haline getirildi. Bashan-Çegem-Çerek vadilerinde oturanlar da Balkar adıyla birleştirilerek Kabardin-Balkar Özerk Bölgesi oluşturuldu.
Karaçay-Çerkes Özerk Bölgesi’nin başkenti Çerkessk, Kabardin-Balkar Özerk Bölgesi’nin başkenti Nal’çiktir. 1989 sayımına göre eski Sovyetler Birliği içindeki, toplam Karaçay sayısı 156.140, Balkar sayısı ise 8.771’dir.
Kumukça ve Nogayca ile birlikte Kıpçak dil grubunun güney kolunu oluşturan Karaçay-Balkarca, Tatarca ve Batı Karayimcesine de çok yakındır. Kıpçakçanın, Genel Türkçe y- sesine karşılık c- bulunduran grubu içinde yer alır. Kafkas ve İran dilleri etkisiyle söz varlığı diğer Türk dillerinden farklıdır. Bulgarca söz varlığı da ilgi çeker.
İlk Karaçayca kitap 1916’da Arap harfleriyle yayımlanmıştır. 1924’e değin Arap, 1924-36 yılları arasında Latin alfabesi kullanılmıştır. 1936’da, bugün de kullanılmakta olan Kirilkökenli alfabeye geçilmiştir.
Kısa Kısa Hadis-i Şerifler
• Şerefli ve kıymetli herhangi bir işe Allâh’ın ismiyle başlanmaz ise o iş hayırsızdır.
• Müslüman bir kimsenin, bir malda kusur olduğunu bildiği halde, müşteriye haber vermeden satması haramdır.
• 'Bizi aldatan bizden değildir.
• Kişi sevdiği ile beraberdir.
• Kim bana bir defa salavat-ı şerife okursa Allah Teala ona on salat eder.
• Mümin müminin aynasıdır.
• Kolaylaştırınız, güçleştirmeyiniz, müjdeleyiniz, nefret ettirmeyiniz.
• Müslüman, insanların elinden ve dilinden emin olduğu kimsedir.
• Yeryüzündeki mahlûklara acımayana, göktekiler acımaz
Bu site çerezler kullanır. Bu siteyi kullanmaya devam ederek çerez kullanımımızı kabul etmiş olursunuz.